12:56, 23 Kasım 2024 Cumartesi



Ana Sayfa > Enformasyon Rafinerisi Türleri > Epistemik |

Enformatik Evrimde Yetkinlik Formasyonu

Öğrencilerini bu fonksiyonları karşılamaya hazır yetiştirecek üniversitenin, elbette hedef edindiği mezuniyete denk bir altyapıyı edinmesi gerekir. Yani o hedefi gözetmiş bir müfredatı hazırlamış olmak, o hedefe ulaştıracak bir Enformasyon Rafirenisi’ni edinmeyi de kapsamalıdır.

Enformatik Evrimde Yetkinlik Formasyonu
Enformatik Evrimde Yetkinlik Formasyonu Programı

Üniversitelerimizde tahsil edilen aşağıdaki formasyon programından mezun edilenler sayesinde bilgi toplumunun nitelikleri alem şümul bir sosyal sermaye halinde her ferdimize, her müessesemize ve her iş işleyişimize kazandırılabilecektir ancak. Teklif ederiz.

Formasyon Programına öğrenci kabul edecek üniversitenin;

- dinamik keşfü'z-zünun

- dijital müfredat derslik referans rafinerisi

- sınıflama sunucu

- muhtelif rafineri cihazları edinmesine bi'l-vesile ENFORMASYON RAFİNERİSİ kurulmasına ve onu öğrencilerinin say ü amelleriyle kurmaya sebep halkolunacaktır.

Yükseköğretimin uhdesinde cari;

- Uygulamalı Bilimler Yüksek Okulu ders programları, Meslek Yüksek Okulları ders programları, Uzmanlık Programları, Formasyon Programları, Yan Dal / Çift Ana Dal Olanakları, Yükseköğretim Yeterlilikler Çerçevesi, Araştırma Ve Uygulama Merkezleri mevzuatına tam muvafık olan teklifin takdimi aşağıdadır.

 

BİLGİ TOPLUMUNA DÖNÜŞÜMDE ÜNİVERSİTENİN KATKISI: ENFORMATİK EVRİMDE YETKİNLİK FORMASYONU PROGRAMI TEKLİFİ

Özet

Bilgi Toplumu;

  • çalışanlarının, yöneticilerinin ve girişimcilerinin, kendisi dışından bir anonsu beklemek şartından bağımsız,
  • o toplumda yapılıp-edilen her iş ve olan-biten her hadiseden,
  • ve bağlı malumattan, başka bilgilerle ilgi ve ilişkisinden haber­dar olabildiği,
  • o bilgi birikimine bilgisini ekleyebildiği,
  • ve bu karşılıklı bilgileşmenin sonuçlarından olarak rantabl, rasyonel, prodüktif, optimize, projektif karar alıp uygulayabil­en müesseselere sahip toplumdur.

Bu ilineksel tanımda hemfikir isek o toplumun demek ki, böylesi iş yapmak norm ve form gerekleri, gerçekleri, geçerleri, yerindelik ve yeterlikleri dolayımında insan yetiştiren üniversitelere ihtiyacı vardır. Öğrencilerini bu fonksiyonları karşılamaya hazır yetiştirecek üniversitenin, elbette hedef edindiği mezuniyete denk bir altyapıyı edinmesi gerekir. Yani o hedefi gözetmiş bir müfredatı hazırlamış olmak, o hedefe ulaştıracak bir Enformasyon Rafirenisi’ni edinmeyi de kapsamalıdır. Ancak burada şimdi, Enformasyon Rafinerisi edinmeyi ikinci bir muhavereye bırakıp, zikrettiğimiz hedefi gözeten müfredatın zenginleştirilmesini konu ediniyoruz.

Anahtar Kelimeler: Sınıflama Sunucu, Uzamsal Veritabanı, Datasphere, Pazar Enformasyonu, Küresel Rekabet, Bilgi Toplumu, Bilgi Toplumu Dönüşümü, Enformasyon Rafinerisi.

 

İçindekiler

1      Bilgi Toplumu kavramı

1.1        Toplum Sınıflandırmaları Üzerine

  1. Toplumsal Dönüşümün Müharrikleri: Çeşitlilik, Gereksinim, Süreklilik, Evrim
  2. Toplumsal Dönüşümün Bir Başka Muharriki: Özerk Emellenme

1.2        Bilgi Toplumu Adlandırmasının Gerçekleri ve Geçerleri

  1. İletişim ve Toplum
  2. Ekonomi ve Toplum
  3. Otomasyon ve Toplum

2      Bilgi Toplumu Dönüşümü Uyarınca üniversitelerin Öğretimlerini Zenginleştirmesi

2.1        Bilgi Toplumu Dönüşümü Bir Öğretim Programını Nasıl ve Neden Etkiler?

  1. Halimize ve Etrafımıza Dair: Bilgileşmek
  2. Ülke Kaynaklarının Planlanmasına Katılanları Yetiştirmek
  3. Bilgiye Hakim Olmanın Küresel Rekabetteki Yeri

3      Bilgi Toplumu Dönüşümünün “enformatik evrimde yetkinlik formasyonu sertifika programına” Yansıtılmasının Yerindelik ve Yeterlikleri

3.1        Müfredata Ek; ENFORMATİVİTE, KONNEKTİVİTE, KOMÜNİTİVİTE VUKUFU: Enformatik Evrimde Yetkinlik Formasyonu Programı'nın "İşletme Yönetimi Branşlarından Gelen Talebelere Münhasır Dersleri" [Hipotetik, nomotetik, hukuk, pedagojik, mühendislik, hekimlik, politik muhtelif branşlara has ayrıyeten ihdas lüzumu mahfuz olmakla beraber bir müfredat örneğidir]

3.2        Müfredata Ek; ENFORMASYON VE ENFORMATİK CİHAZLANDIRMA VUKUFU: Enformatik Evrimde Yetkinlik Formasyonu Programı'nın "Bilgi Toplumunun Sistemlerini Geliştirecek Beşeri Kaynakları Olgunlaştırma Atölyesi” [Bilişim-İletişim, Sibernetik, Matematik, Fen, İmalat/İnşa Mühendisliği branşlarına has müfredat örneğidir]

3.3        Müfredata Ek; ENFORMASYON VE ENFORMATİK CİHAZLANDIRMA VUKUFU TATBİKATLARI: Enformatik Evrimde Yetkinlik Formasyonu Programı'nın "Bilgi Toplumunun Sistemlerini Geliştirecek Beşeri Kaynakların Tatbikat Atölyesi, Vak’a Analizleri [Diğer branşların konularına has ayrıyeten ihdas lüzumu mahfuz olmakla beraber İşletme Yönetimi ve Bilişim Sistemleri konularına yönelik bir tatbikat müfredatı örneğidir]

 ______________________________________________________

1       BİLGİ TOPLUMU KAVRAMI

Bu tabirin kavramlaşması süreci, “Gündelik Hayat Bilincinin Temellerini” önümüze çıkarıyor: Buradalık ve Şimdilik. Yani gündelik hayatın gerçekleri. Ne var ki, gündelik hayatın gerçekleri, sadece dolaysız “buradalık”tan ibaret değildir. Biz, işte önümüzde duran “bilgi toplumu dönüşümü gerçeğini”, “burada, şimdi ve hazır/daim” fehmin arkadaki manzumesini de kavramak ve ona vaziyet edebilmek mecburiyetindeyiz. Yani, hal-i hazır gündelik hayatımızın odağında duran “bilgi toplumu dönüşümümüz” hem uzamsal hem mekansal hem zamansal olarak farklı yakınlık ve o yakınlık münderecatındaki “tecrübe”lere ışımalıdır.

Bireye, gündelik hayatın kolaylık ve tatmin duyumları açısından dolaysız ulaşılabilir olanlarla yetinmesini dayatamayız. Çünkü, gündelik hayat, bu şekilde ulaşılabilir olmayan alanları da içerir. “Buradalık, şimdilik, amadelik” yaklaşımı, “bilgilenme” amaçlı pragmatik ilgiyi kapsamaktayken “kullanma” amaçlı pragmatik ilgi sahibinin bilincine hitabeder kılınırsa enformatik evrime hem amelde hem zihinde vukufumuz bir imkan kuvveti olarak maddi ve fiili bir ahenge kavuşacaktır.

Uzak alanlara ilgi, daha az şiddette ve daha az ivedidir. Ancak milyona yakın yahut birkaç milyon nüfuslu şehrimiz, on milyonlarla ifade ettiğimiz nüfusumuzla ülkemiz ve milyarlara baliğ küresel havzalar sakinlerinin ilgilerini “par excellence” cevaplayabilmeliyiz. Genelde bireyi ve özelimizde bilgi toplumunun bireyini gözlemleyen durumunda iken –bu ana başlık altında- hangi şiddet ve ivedilikte bir ilgili olduğumuzu ölçme gereğini önümüze iş olarak koymamız gerekiyor hem. Çünkü gündelik hayat, gerçekleri bireysel, kurumsal, kamusal azmedişi muhatabına, subjektiviteler arası bir dünya, yani başkalarıyla paylaşılan bir dünya olarak sunar.

Birinin “buradalığı”, diğerlerinin “oradalığıdır”. Birinin “şimdiliği” diğerinin önemsemediğidir. Bu bakımdan interaktif, transaktif bilişsellik ve statik bilişsellik “iş içi ve dışı bilgileşim” potasına getirilmelidir… bir yerde muhataplardan muhataplara, bir yerde şu yerden muhataplara.

Ayrıca, “bu yer”in gündelik hayatını zenginleştirmek fonksiyonunu ıskalamamalıyız.

Sonra, gündelik hayatın gerçekliğinde “bilgi toplumu problemselliği” gözetilmelidir.

Ve yine ilaveten, gündelik hayatın gerçekliğine "ortak gündem" ve "diğerimizin gündemi" ilgisi de karışır.

Dahası “zamansallık”. Subjektiviteler arasılıkta bir zamansal boyut var: kozmik takvim, sosyal takvim, işleyişlerin içsel takvimi.

1.1     Toplum Sınıflandırmaları Üzerine

Bilgi Toplumu ayrılaştırması, "Bilginin" her an ve yerde bedeli karşılığı alınır-verilir “meta” konusu edilmek ihtimali kuvvetlendiğinden beri ciddiyetle konuşulmaktadır. “O zaman”ın kalıcı bir hal olarak yerleşmesi gerekiyor tabi. Bunun göstergesini de kamusal örgütlenişimizden okuyabilmeliyiz. Yani “ibraz-tasdik” makamlarımız en az adede indiğinde, gayet tabi insiyak haline getirildiğinde bilgi toplumu olduğumuz ispata muhtaçlıktan kurtulacaktır. Ve bu yolda güçlü bir kararlılıkla yürüyen çalışmalar gözlemliyoruz demek istiyoruz. Hem özel sektör hem kamu yönetiminde gözlemlediklerimiz el yordamıyla bulunur şeyler olmaktan “amme hali” olgunlaşmışlığı ölçüm modelleri geliştirmeye kadar varmalıdır. Toplum sınıflandırmaları iktisat tarihçileri ve bilim-teknoloji tarihçileri mesailerinin sonucu olmakta iken, bilgi toplumu sınıflaması aslında kendine has tahrikle açıklanabilinir bir müstakil nitelik taşıyor: kaydetmek için yaşamak, kayıtlar sayesinde yaşamak, yaşadığımızı kaydetmek, yaşadığımız için kaydetmek aşamalarının bütün bir kompleks arzetmesi Bilgi Toplumu Sınıflamasını açıklamaya kadir karine sayılmaya daha yakın görünüyor. Elbette bu noktaya gelişin bir geçmişi var. Aşağıdaki alt başlıklarda bu eşiğe gelişi serimleyeceğiz.

A.            Toplumsal Dönüşümün Müharrikleri: Çeşitlilik, Gereksinim, Süreklilik, Evrim

Örneklik olmadan yahut bir harc-ı alem mefhumdan hareket almaksızın “yenilik”ten bahsedebilinemez. Yani başlangıç noktası zorlamayla bulunan bir kuram, bir keşif-icat yahut tahayyül olsa olsa sadece saçmalamak demektir. Bir yeninin ömrü ise münferit ile mutedil sınırlarında yaşayıp yaşamadığına bağlıdır. Toplumun “iyi hayat” yahut “hayret” değerlemesi o sınırların genişliğini belirler.

“İlerlemenin doğallığı” bir yerde ve “doğal ilerleme” başka bir yerde karşıtlık teşkil ediyorsa durduğumuz noktaya göre teknolojik evrimi yani her türlü soyut yahut somut cihazlanmadaki değişimi, kusur içermeyen bir kavrayışla açıklayamayız. Fakat muhayyilesinde, musavveresinde “enformatik evrim şahidesi” bir usuliye bir esasiye ve değişim önünde de içinde de mütalaa yetkinliği halinde tahsil edilebilmişse eğer, kişinin “şeyi anlama güçlüğünü farkediş, onu aşma çabası ve kendine öğretme isteği” yeterli bir şekilde donatılabilecektir.

B.                  Toplumsal Dönüşümün Bir Başka Muharriki: Özerk Emellenme.

Cemiyetin fertleri dün “önüne çıkanla” –avcı toplayıcı toplum– sonra “buğday unuyla” –tarım toplumu–bir sonraki aşamada “demir tozuyla” –sanayi toplumu– ve nihayet “davul tozu ve minare gölgesiyle” –bilgi toplumu– karınlarını doyurmak peşine düşmüş değiller idi elbette. İnsan hiçbir bağlantılılığın sıkıntısına ve gerektirmesine girmeksizin birey yaşayan canlıdır iddiası, ille de gözardı edilmek istenen bir gerçeği yok hükmüne düşüremiyor. Yani o mezkür dönemlerin her biri hisselerine düşen bela ve nimete hedef olarak süresi belirli bir hayatı yaşamak kaydına, bugünün insanı tarafından bağlantılandırılır. Oysa “yaratım”ın zeval bulmayan hikmeti gereği toplum ve fert halindeki insanın “amaç” diye bir ihtiyacı vardır. Lakin “hadi şöyle bir topluma dönüşelim” demişçesine bir amaçlanma izahına girişmek abes olduğu gibi bu tür izahlar “amaçlanma” rükn ve icaplarına mugayirdir. Bu itici gücün, bir toplumsal hacme yükseltilmesi de zaten; kişiler ve cinslerin birbirleriyle karışmaksızın ve birlikte iş yapmadan varlıklarını devam ettirmelerinin mümkün olmayışı dolayısıylaydır.

1.2     Bilgi Toplumu Adlandırmasının Gerçekleri ve Geçerleri

Bilgi Toplumu bilginin toplumsal ölçekte sahiplenildiği, bir tür sosyal sermaye şeklinde kurumlaştığı ve saire sari yaygın gündemler edinildiğine ilişkin birçok gözlemi akla getiriyor. İletişim, ekonomi, otomasyon üçlemesi formatında bu adlandırmanın soruşturmasını yapabiliyoruz mesela.

A.                 İletişim ve Toplum:

Bilgi Toplumu isim tamlaması, iletişim sözü yanında zikredildiğinde söze katılanlar; internet ve benzeri enformatik mecralar ve o mecraların cihazları.

Kestirmeyle gramatik ifade edersek handiyse;

  • anlatmak için yaşadığımızı
  • anlatılanlar sayesinde/yedeğinde yaşadığımızı

görüyoruz. Demek ki,

  • yaşadıklarımızı mütemadiyen anlatıyoruz
  • yaşanmışları mütemadiyen izliyoruz.

Bu manzarada “bir şey” yapmadığımızı veya yaptığımızı değerlendirmeyi bir kenara bıraktıktan sonra şu önermeyi paylaşabiliriz: “Aklı ürkütecek yoğunlukta gerçekleşen iletişimin doğurduğu bilgiyi, herhangi özerk emellenmenin sebebi, tamamlayıcısı, sağlamacısı edinmeyi yadsımak kabule şayan olamaz” gerçeğini ortaya koymaktadır.

İletişim kavramı kapsamında süreç okuması yapıldığında yukarıda ifade ettiğimiz manzaraya varan aşamalarla;

  • imla (harf ve rakam kullanımı)
  • diskur-doktrin sunumları
  • üniversite-akademya, epistemik cemaat
  • avamlaşmış siyasa
  • ihtisaslaşılmış haberleşme-propaganda-reklam-tanıtma-istihbarat
  • mekanik-elektrik-elektronik-manyetik-optik-plazmatik-radyo karmaşıklığıyla enformasyon
  • web-net-mobilinfo-interaktivite

listesi çıkarılabilinir.

Bu kronik aslında;

  • yurttaştan nettaşa
  • analogdan dijitale

itilişin tasviri olduğu için Bilgi Toplumu Adlandırması absürde düşmeyecektir.

B.                  Ekonomi ve Toplum:

Bilgi Toplumu isim tamlaması ekonomi yanında zikredildiğinde söze katılanların "küresel rekabet" başlığında özetlenmesi mümkün oluyor.

Kestirmeyle gramatik ifade edersek;

  • ihtiyaçların sınırsız – kaynakların sınırlı
  • arza katılanlar sürekli çoğalmakta

olduğunu görüyoruz. Demek ki,

  • tüketim bir tasarruf gücüne dönüşüyor
  • üretim, finansal organizasyona dönüşüyor.

Bu manzara, "sosyal sermayenin" sözbirliği etmekten doğan güce değil, yaptırım uygulama gücüne mutlak teslim edildiğini göstermektedir. Yani iktisat değil de ancak hasaset diyebileceğimiz bir emtia, emval, amal ihtilatı.

Ekonomi kavramı kapsamında süreç okuması yapıldığında yukarıda ifade ettiğimiz manzaraya varan aşamalarla;

  • yağmacı-aciz topluluğu (yurtsuzluk)
  • avcı-toplayıcı toplum (göçer)
  • tarım toplumu (yerleşik)
  • sanayi toplumu (merkez ve çevre sistemi)
  • bilgi toplumu (bağlantısız-dolaşımlı)

sınıflandırma çıkarmayı anlamlandırma gayreti dışa vuruyor. Bu kronik aslında;

  • kaba verimlilikten ince verimliliğe
  • doğal kompleksten sunî komplekse

itilişin tasviri olduğu için yani endüstrinin esasen sınaa değil ibdaa karşılık geldiğini gösterdiği için Bilgi Toplumu Sınıflaması absürde düşmeyecektir, aradığımız isabete muvafık gelecektir.

C.                 Otomasyon ve Toplum:

Bilgi Toplumu isim tamlaması otomasyon sözü yanında zikredildiğinde, işlerimizdeki bilgisayarlaştırılmayı es geçmek bir şartı atlamak manasına geliyor.

Kestirmeyle gramatik ifade edersek;

  • otomatik ve organize (iş edinilmiş bir faaliyetin; bir başlangıç noktasından bitiş noktasına kadar adım adım bir dizi küçük işten oluşan döngü halinde sürekli ve kararlı bir surette bir dış etkene enaz ihtiyaç duyarak veya hiç ihtiyaç duymayarak kendiliğinden iş görür vaziyette belirlenmiş bir sistemde tutulması); MRP, MRPII, MIS, GIS, AaaS
  • e-devlet, e-iş, e-imza, e-referans
  • iş yapışı kendini belli ediyor. Demek ki,
  • gündelik hayatın bir algoritmaya dönüştüğü itiraz kabul edilmez şekilde meydandadır; akıllı şehirler, nesnelerin interneti...
  • sonuçta, kayıtlar dörtlemesi (kaydetmek için yaşamak, kayıtlar sayesinde yaşamak, yaşadığımız için kaydetmek, yaşadığımızı kaydetmek) yekpareleşmiş olarak bütün bir hayata siniyor… yerçekimi gibi; industry 4.0.

Otomasyon kavramı kapsamında bir süreç okuması yapıldığında ise;

DÜN:

  • Bilgiyi işleme mesaimizde yeni modeller edinme arayışı ve denemeleri yaşadık.
  • İletişim ve haberleşme ihtiyaçlarımızı karşılarken de yeni modeller arayışı ve denemeleri yaşadık.
  • Bilişim tasnifi yapmamıza zemin ve karine olacak kadar tesir ve yaygınlık kuvvetine ulaşan mesleki ihtisaslaşma süreci yaşadık.
  • Bu mesleki ihtisaslaşma “sosyal sermaye” kalemlerinden biri değerinde Bilgi ve İletişim Altyapısı haline inkılap etti.
  • “Gündelik Hayatın” bütün gereklerinin, o altyapıyla birinci dereceden bağlantılı ise ancak “gerçeklik” kazanabileceği kabul edildi.

BUGÜN:

  • “Ne Yardan Geçebiliyor Ne Serden Geçebiliyoruz” ve “Ne Şam’ın Şekeri Ne Arabın Yüzü Diyebiliyoruz”.
  • Dünün “ara çözümleri” veyahut “yenilik” değerindeki ürün, hizmet, faaliyet, model ve mahdut standartlarından hangisi “bir gelecek vaz’ı” cevheri taşıyor arayışındayız.
  • Bürokrasi Teknoloji Sendikaları ve Kamu Özel Sektör işbirlikleriyle bugünün “üretim ve tüketim” ilişkilerini şekillendirmekten medet umuyoruz.
  • Geleceğin toplumunu sağlıkla inşa etme görevlerini tanımlayacak, seyr ü seferini planlayacak, sevk ve idaresini üstlenecek kurum yoklamaları yapıyoruz.

Bu kronik aslında; böyle giderse bilişim cihazlarının tüketimi ve kullanımının: iletişim ve ekonominin başına geldiği gibi bütün beşer efalini ve düşüncesini tektipleştirmeye en yarayışlı sektör halini alacağını göstermektedir.

2       BİLGİ TOPLUMU DÖNÜŞÜMÜ UYARINCA ÜNİVERSİTELERİN ÖĞRETİMLERİNİ ZENGİNLEŞTİRMESİ

Bilgiye muhtacız; kendi bilgimize… yani vatandaş, birey, meslek erbabı, anne, genç, öğrenci, hoca, vs. sıfatlarımızla yapıp etmelerimizden doğan bilgilere muhtacız. Bunların çok büyük bir kısmı ise kamu kurumlarının veritabanlarına (eskinin -giderek azalan- defterlerine) kaydedilmekte. Bu bilgiyi bir kudret haline getiren ise bilgiyle artık ne yapabilirliğimizde saklı. Bu, bir farkındalığı ölçütlerle farkettirme meselesi. Bilgiyi işlemek ameliyesi bütün kadrosuyla artık, "defter tutmak" ve "otomasyon" halesinden çıkmıştır. Buradan, müstakil bir "özerk emel" olmaya doğru dönüşmektedir. Bilgiyi işlemekten murat "yaşadığımız yeri yaşanabilir kılmak için bilgiyi işlemek"tir. Zinhar "kaydetmek için yaşamak" değil. Ve hatta "kayıtlar sayesinde yaşamak" hiç değil. Bilgi toplumu; iletişen ve bilişen insanlardan mürekkep olmakla sınırlı kalmayan bütün yapısal biriciklikler niteliksel biriciklikler sıfat ve zamirleriyle ve toplumsal kütlesiyle işte ve düşüncede BİLGİLEŞEN-BİLDİRİŞEN toplumdur.

Bu makalenin özet parçasında demiştik ki; Bilgi Toplumu;

  • çalışanlarının, yöneticilerinin ve girişimcilerinin, kendisi dışından bir anonsu beklemek şartından bağımsız,
  • o toplumda yapılıp-edilen her iş ve olan-biten her hadiseden,
  • ve bağlı malumattan, başka bilgilerle ilgi ve ilişkisinden haberdar olabildiği,
  • o bilgi birikimine bilgisini ekleyebildiği,
  • ve bu karşılıklı bilgileşmenin sonuçlarından olarak rantabl, rasyonel, prodüktif, optimize, projektif karar alıp uygulayabilen işletmelere sahip toplumdur.

Karar alıcıyı, karar alıcıya destek sunanı, karar alıcının ürettiği iş sürecine dahil olan yetişmiş elemanı dünyaya, ülkeye ve özelde de iş kollarına ve meslek erbaplığına kazandırmayı hedef edinen bir yüksek okulunun “öğretimi zenginleştirmek” bakımından önemle dikkatini odaklayacağı “Bilgi Toplumu ve Bilgi Toplumunun İşletmeleri” başlığına bağlı kalarak gerek, gerçek ve geçerlik analizini başarmalıyız.

İşletmelerimize yeni bir yetenek kazandırmak gereği altındayız. "Sunulmuş haberlerden, istatistiklerden, araştırmalardan, incelemelerden, raporlardan, listelerden, directory’lerden zaman, zemin ve içerik bağlantıları bütünüyle" yararlandırmak yani,

  • edinme/dağıtılma periyodundan bağımsızlık,
  • veri mecrası kısıtlarından kurtulmuşluk,
  • ilginin gerektirdiği özeni ve dikkati diri, sürekli ve tatminini yüksek tutuş

açılarından eksiksiz bir “zihinsel işleyiş ve iş tutuş terbiyesi” edindirmek lazımdır. Bu sayede, bilgi ve iletişim fonksiyonlarından, hemen üstteki üç başlığın karşılığını bulmuş yönetici/çalışan aynı zamanda;

hadiselerin hadiselerle çapraz okumasını,

  • zaman, mekan ve amaç kriterlerini devreye alma muhayyerliğiyle
  • olagelenin olmuşla bağlantısını kurabilerek,
  • olmuşun olduracakları ihtimallerini keşfedebilerek

vaziyet, nabız okuması yaptıran “görüş yeteneği” tablası edinip,

  • soyut içeriklerin somut karşılıklarını algılayabilmelidir ki,
  • her meslek mensubu ve cemiyette taşıdığı bir sıfatıyla,
  • herhangi özerk veya genel amaca yönelik karar almaktayken

bu YENİ DERSLERİN vizyonunu ve o derslerin tatbikatı için üniversitenin geliştirdiği bilgileşme cihazlarını referans edinecektir...

Bu amaçla;

  • bilgi-veri standardı,
  • uluslar arası sınıflamalar (isic ,isco, us97, cofog, copni, vs.)
  • akıllı sayısal cihaz ve eşyalar,
  • nokta, çizgi, alan üzerine geocode edilmiş metadata
  • kalemlerinden mürekkep Enformasyon Heyulasından;

bulma (yaşadığımız yerin herhangi bir şeyine tesadüf edilmesi değil, bulunacağını bilerek aratacak, izletecek),

yararlanma (insanlarımızın iş ve meraklarına yönelik mesailerinde optimize, prodüktif, rantabl davranmalarına katkı sağlatacak)

ölçüm alma (ister zaman ve mekana konkre kalarak ister tamamen serbest ama "halin "bir diğer" halle" çapraz okunabilirliğine ulaştıracak),

entegrasyon (portal ilgilisinin bu sayede yaşadığımız yer bilgisi ile kendi gerçek veya tüzel kişi "arayış, kayıt ve belgelerini" yan yana getirebilmesine olanak sağlayacak)

ayıklaması yapabilmesiyle, BİLGİ (veriseti) ve SORGU (bülten) sunumuna, bir veri ve bilgi rafinerisi değeri kazandırarak “yönetimine kendini bulduran mecra özelliğini” nasıl ekleyebileceğine zemin olan müesseseler katalım.

2.1     Bilgi Toplumu Dönüşümü Bir Öğretim Programını Nasıl ve Neden Etkiler?

Yaptığının ve yapmadığının gereğini, gerçeklerini, geçerliğini bildiğini bilen bilgi toplumunun işletmesine beşer yetiştiren, o beşeri geliştiren üniversitenin herhangi öğretim bölümünün öğrencileri; toplumunun ve çalıştığı işletmesinin bildikleriyle "halinin" ölçümünü yapabilen yani, yerindelik ve yeterlik ya da yersizlik ve yetersizlik açıklamasını yapabilen çalışanlar olmalıdır… daha henüz mezun olmamışken bu vasfı kazanmış olmalıdır hatta.

A.                 Halimize ve Etrafımıza Dair: Bilgileşmek

Burada “halimiz” denince hiç ayırımsız bütün yapıp-etmelerimizden ve “etrafımız” denince dışımızda veya yanı başımızda olan-bitenden doğan bilgileri murat ediyoruz. Güncesine malik olmayan işletme yöneticileri ve çalışanları daima kendilerini sevk edecek, yol gösterecek bir taklit kaynağı arayacaktır. Dolayısıyla kendisine emniyeti yoktur. İç güdüsel olarak adeta hissiyle isyan halinde ve fakat bir kere yakalandı mı, artık kendisine nasıl yol bulacağını düşünemeyerek, her şeye boyun eğer. Çalışan Fertler böyle olunca bunların cümlesi demek olan İşletmecilik Modelimiz de aynı halde demektir. Farkındalığını farkettirebilmiş ve maddi planda olsun daha öne geçmiş bir İşletmecilik Modelinin boyunduruğuna girer. İşte buna karşı yegane zırh yönetici ve çalışanı, etrafında olan-bitenden haberdar olacak ve kendisini bilecek bilincine sahip hale getirmektir. Bir millette bilgileşmek/mütedahile genelleştirilememişse içlerinden bazılarının engin(!) malumata muttali olması, alim olması o milleti yükseltmek için yeterli değildir. Zira bu mürekkep yalamışlar, kitap kurtları, araştırıp-karıştıranlar ne kadar himmetefza olsalar, çoğunluk körebe oynayan toplum içerisinde bi’şeye muvaffak olamazlar.

B.                  Ülke Kaynaklarının Planlanmasına Katılanları Yetiştirmek

İşletmelerimiz nasıl ki, yol gibi su gibi enerji gibi gaz gibi telefon gibi tam bir alt yapı şebekesini başarıyla kullanabilmektedir; işte aynı kalite seviyesinde,

Türkiye’de gerçek ve tüzel kişilerin ürün-faaliyet-meslek-amaç kapsamında kamuya açık yapıp etmelerinden doğan ve ülke kaynaklarının envanterinden ibaret olan bilgilerin veri setleri halinde, ölçülebilir-karşılaştırılabilir, uluslar arası standartlarda tanımlı, açık-anlaşılır biçimde; gerek sonradan okumayla/güncellemeye gerek verinin doğduğu ve değiştiği yerden doğduğu ve değiştiği anda zabdetmeye bağlı genişleyen kayıt referansına dayalı, Türkiye Adres Standardı ve Coğrafi Bilgi Sınıflaması ve Ülke Sayısal Haritası ile mezcedilmiş; karar destek, projeksiyon, imaj rapor, optimizasyon, plan altlığı hizmetlerini,

  • talep eden
  • kurgulayan
  • kullanan
  • işe dönüştüren

zekayı; en evvel ülkemizin işletmelerinin dikkatlerine kazandırmalıyız. Bu kazanç o işletmelerde çalışacak olan hatta o işletmeleri kuracak olan insanın üniversite tahsili yaparken “enformatik evrimde yetkinlik formasyonu” edinmesi sayesinde mümkün olacaktır.

C.                 Bilgiye Hakim Olmanın Küresel Rekabetteki Yeri

“Ne iş yapmalıyım? Hangi işi yapıyorum? İşim; nerelerde yapılmakta, kimlerle yapılmakta, ne zamanlar yapılmakta, kimlere neleri nerelerde sunmakta, ne gibi ürün ve hizmetleri gereksinmekte, nasıl bir geçmişe sahip, nasıl bir geleceğe gebe… Ne kadar; istihdam doğuruyor, enerji tüketiyor, katma değer üretiyor” ve benzeri soruların cevapları işletme yöneticisi ve çalışanı olacak mezunlarımızın gündeminde değilse işlerini ne kadar başarılı yapabileceklerdir?

Hatta öğrenimlerini ne yönde sürdürürlerse başarılı olabilecekleri sorgulamasını yapar bir “yetişen eleman” vücuda getirmeliyiz.

Küreselleşme dayatmasını, küresel rekabet şeklinde okumaya odaklanmış öğrencinin mezun olduktan sonraki zamanlarda yöneteceği işletme ve o işletmenin misyonuna, vizyonuna adapte olabilecek çalışan; direk olarak pazarına ve dolaylı olarak da ülkesine “kaynakları gayet tabi yoldan müşterek planlayabilmek” kabiliyeti katacaktır. Demek ki millet, kendi kendisini idare için lazım gelen fen, savaş, ekonomi, ticaret, sanayi, meslek, öğrenim kabiliyetine sahip olmalıysa; ez cümle o milleti her çeşit muhtariyete sahip kılacak “hali ve etrafı” bilmeklik imkanına muhtaçtır. Bu da her ürün, hizmet, faaliyet, amaç, fonksiyon, takvim müktesebatını ve pazarını noksansız, doğru, sınıflanmış şekilde bilmek normlarına hazır olmayı gerektiriyor.

3       BİLGİ TOPLUMU DÖNÜŞÜMÜNÜN “ENFORMATİK EVRİMDE YETKİNLİK FORMASYONU PROGRAMINA” YANSITILMASININ YERİNDELİK VE YETERLİKLERİ

Eğer işletmeyi ve odaklanılmış iş konusunu Babil Kulesi'ne benzetirsek orada hal-i hazıra bakınca; söyleyeceği sözü, yapacağı yorumu, kazandıracağı ufku, önereceği işi, göstereceği yolu, açıklayacağı bir mesaisi, dile getireceği bir itirazı olan her ilgili başka bir dilden konuşmakta sanki. Bir de buna müthiş bir eleman sirkülasyonunu ve üçüncü taraf müdahalesini eklerseniz ortaya felaket bir tablo çıkıyor. Her işletmeden veyahut tecrübeden edindiği başka bir terbiye ile biraraya gelen yöneticiler ve partnerler arasında bir ortak dil bulmak ciddi bir ihtiyaç. Şimdiye değin hiç olmadığı kadar çok büyük bir belirsizlik, çaresizlik, tedirginlik, iştahlılık, tamah, hız, yenilik ve dahası sektörler/faaliyetler/kurumlar arası alakadarlık-bağımlılık söz konusu. Dolayısıyla işletmelerin çalışanlarını ve partnerlerini disiplinle bir öğretim kurumundan tecrübeyle edindiği bilgisine değil ama iş hayatında edindiği birikimine dayalı görevlendiriyoruz şu anda. İktisadi ve idari bilimlerden mezun bir arkadaşımız yerine eğitimci veya psikolog bir arkadaşımızı insan kaynakları yöneticisi yapmayı gerekli görebiliyoruz. Benzer ve daha çarpıcı örnekleri dile getirebiliriz. Yani bu çağa has işletmeciliğin gerçeğini yaşıyoruz: Bir işletmenin ana faaliyet konusu ile pek ilgisiz gibi görünen disiplinlerden gelen yöneticiler bir işletmenin çatısı altında aynı konu üzerinde çalışıyorlar. Ve direk ilgilisi olunmayan tecrübelere sahip insanlardan/kurumlardan zaman zaman hizmet ve ürün talep edilmekte aynı zamanda. Ama bir mükemmel konuşukluk örnekliği teşkil edebilemiyoruz henüz.

Bu konuşukluk yetersizliği tablosunu ortaya çıkaran sebep hepimizce malum. Çünkü... Çünkü, öğretim olanaklarını ve müfredatını arzeden ile o öğrenimden geçmiş insanları çalıştıran ve o tahsili alarak yetişmiş insana ihtiyacı olan tek bir kurum vardı dün: DEVLET. Girişimci de işletmeci de devlet idi ve devlet ihtiyaç duyduğu insan kaynağını kendisi yetiştiriyordu. Her alanda ve en yüksek yoğunlukta dünün iş hayatı öyleydi. Fakat bugün devlet ne girişimcidir ne işletmeci, fakat öğretici olan yani insan yetiştirme nosyonunu belirleyen hâlâ o ne hikmetse! Peki iş hayatı, devletin belirleyici ekonomik aktörlüğünü yeni terkettiği zamanlardaki gibi midir şimdi? Hayır, fersah fersah farklı. Ya, bugünün farklarına tekabül eden bir öğretim değişimi ve adaptasyonu yaşandı mı? Hayır, hâlâ eskisi gibi. O halde, iş hayatının ihtiyaç duyduğu bilgi ve birikimi kim sunabiliyorsa işletmeci ve girişimciler onlarla çalışmak durumundaysa, demek ki birbileriyle farklı dilden konuşan ama birlikte iş ve katma değer üretmek şartına itaat ederek devinen sektörler bir ortak dile muhtaç. Farklı dillerde konuşanlardan oluşturulagiden bugünün çalışma ortamının ortak bir dile ihtiyacı var.

3.1     Müfredata Ek; ENFORMATİVİTE, KONNEKTİVİTE, KOMÜNİTİVİTE VUKUFU: Enformatik Evrimde Yetkinlik Formasyonu Programı'nın "İşletme Yönetimi Branşlarından Gelen Talebelere Münhasır Dersleri" [Hipotetik, nomotetik, hukuk, pedagojik, mühendislik, hekimlik, politik muhtelif branşlara has ayrıyeten ihdas lüzumu mahfuz olmakla beraber bir müfredat örneğidir]

  • Üretimdeki ustalığımız ve finansal sermayemizden oluşan gücümüze; bir üçüncü unsur olarak, pazara ilişkin bilgi birikimimizi taze, güvenilir, ölçülebilir, karşılaştırılabilir, kolay izlenebilir, her an yeni iş ve müşteri çıkarabilir seviyeye yükselterek Pazar Vukufiyeti gücü edinmeye odaklı; Pazar Enformasyonu dersleri.
  • Kim yapıyor, kime yapıyor, kim satıyor, kime satıyor, kim alıyor, kim kullanıyor, kim taşıyor, kim sigorta ediyor, kim servis veriyor, kim finanse ediyor sorularını pazarlama programı çıkarmak ve satış-gerçekleştirme-çabası gösteren kadroyu donatan Pazar Faaliyetlerini Sınıflama dersleri.
  • Ürünlerimiz-hizmetlerimiz ve müstahzarları dünyada ve ülkemizde hangi ürünlere tekabül ediyor, hangi hammadde, yarı mamul, yardımcı malzeme ve nihai malla yapılıyor sorularının cevaplarıyla pazarlama programı çıkarabilen ve satış-gerçekleştirme-çabası gösteren kadroyu hazırlayan Ürün ve Hizmet Sınıflama dersleri.
  • Ürünlerimiz-hizmetlerimiz ve müstahzarları hangi sair asıl başlığa dolaylı bağlı sorularının cevaplarıyla pazarlama programı çıkarabilen ve satış-gerçekleştirme-çabası gösteren kadroyu hazırlayan Yenilik İktisadı dersleri.
  • Hangi tip müşteri amaçlarına hitap ediyor, hangi sektörlere (ulaşım, enerji, ticaret, savunma, tarım, vb.) hitap ediyor sorularının cevaplarıyla pazarlama programı çıkarabilen ve satış-gerçekleştirme-çabası gösteren kadroyu hazırlayan Network Kurgulama dersleri.
  • İş Analizi ve Görev Tesbiti dersi. Faaliyeti Tasavvur Zekası Modelleme dersi.
  • Optimizasyon, Performans ve Randıman Ölçümü dersleri.
  • Değerleme ve Fiyatlandırma Analizi, Fiyat Ve Satış Modelleme dersleri.
  • Üretme-Pazarlama-Satma-Teslim-Memnuniyet İlişkileri Çözümleme dersleri.
  • Satış Yönetimi Ve Operasyonu Cihazlanma dersi.
  • Bilgi Sistemleri ve Halkla İlişkiler Faaliyetlerinin Katışımı dersleri.
  • Veri Standardı dersleri.

3.2     Müfredata Ek; ENFORMASYON VE ENFORMATİK CİHAZLANDIRMA VUKUFU: Enformatik Evrimde Yetkinlik Formasyonu Programı'nın "Bilgi Toplumunun Sistemlerini Geliştirecek Beşeri Kaynakları Olgunlaştırma Atölyesi” [Bilişim-İletişim, Sibernetik, Matematik, Fen, İmalat/İnşa Mühendisliği branşlarına has müfredat örneğidir]

  • Analiz Ve Karar Alma Modelleri seminerleri.
  • Adlandırma, Sınıflama, Katalog Çıkarma Yöntemleri seminerleri.
  • Saklama Yöntemleri seminerleri.
  • Dönüştürme Yöntemleri seminerleri.
  • Sunma Yöntemleri seminerleri.
  • Veri Standardı seminerleri.
  • Branşlara Mahsus Bilgiişlem Yöntemleri Tarihi dersleri.
  • Gerekli, gerçek ve geçerli diye söze getirilenin özde ne olduğu ve neden başka özden ayrı olduğunu net olarak bulduran; bu veya bunların niceliğini, niteliğini, göreceliğini, zamanını, mekanını, durumunu, iyeliğini, etkinliğini, edilginliğini açıklayan İsaguci Dersi.
  • Literatürlerin Diyaloğu dersi: Çalışılan konuya, farklı literatürden ve terbiyeden gelen insanların veya farklı alanlardan edinilen bilgi ve tecrübelerin katılımının imkanıdır. Anlatılan ile anlaşılan arasındaki muhtemel uyuşmazlığa meydan bıraktırmaz. Ben onu kastetmemiştim itirazına mahal bırakmaz. Amaçlanan ile amaca yönelik olan teferruatın açıklanmasında, aynı literatüre sahip olmayanlar için bile meramın ifade edilmesini kolaylaştırır. İfade edilen düşünceye karşılık "neyden, kim, niçin, nasıl" raporlamasına gerek duyurtmaz. İlgi alanı geniş tutularak çalışma yapabilmenin önündeki vakıf olamama, iletişememe, işe yarar olanı çıkarsayamama engellerini kaldırdığı için her tür kaynaktan yararlanmayı sağlar. Her alandan istifade etmeye fırsat verdiği için alışkanlıklara mahkum kalmaktan korur. Aynı alandan insanların çalışmasında iletişim hızı ve isabeti kazandırır.
  • Bilgi Sistemlerinin Türleri ve Katışımı dersi: Kayıt Esaslı Bilgi Sistemleri, Ürün Esaslı Bilgi Sistemleri, Konumsal Bilgi Sistemleri, İletişim Bilgi Sistemleri, Yapay Zeka Sistemleri.
  • Sayısallaştırma ve Modern Toplum dersi.
  • Bilgiişlem Tarihi Ve Bilgi Toplumunun Önündeki Engeller dersi.
  • Kuram ve Uygulamada Mesele Türlerine Göre Bilgiişlem Yöntemleri Dersleri.
  • Yazılım Seçme ve Sipariş Aşamaları Dersleri.
  • Yeni Karşılaştığımız Bilgisayar Sistemlerini Tanıma Dersi.
  • Ofis Araçlarını Verimli Kullanma Kullandırma Dersi.
  • Bilgi Sistemleri Envanter Yönetimi Dersi.
  • Bilgi Sistemleri Yazılım Kütüphanesi Yönetimi Dersi

3.3     Müfredata Ek; ENFORMASYON VE ENFORMATİK CİHAZLANDIRMA VUKUFU TATBİKATLARI: Enformatik Evrimde Yetkinlik Formasyonu Programı'nın "Bilgi Toplumunun Sistemlerini Geliştirecek Beşeri Kaynakların Tatbikat Atölyesi, Vak’a Analizleri [Diğer branşların konularına has ayrıyeten ihdas lüzumu mahfuz olmakla beraber İşletme Yönetimi ve Bilişim Sistemleri konularına yönelik bir tatbikat müfredatı örneğidir]

  • Ürünlerimiz-hizmetlerimiz sadece içinde bulunduğumuz X sektöründen başka hangi sektörlerle ilgilidir tez ve analizleri.
  • Gerek üretim makinelerimizin yeteneklerine gerek üretimde çalışan meslek mensuplarımızın yeterliklerine dayanarak, ilgi alanımıza birçok başka hangi sektörü sokabiliriz tez ve analizleri.
  • “Rekabetin durması diye bir şey yoktur” önermesi çerçevesinde soruşturma.
  • “Yarın ürün ve hizmetlerimizden anladığımız şey terkedilse bile, bu durum, yeni anlamda ürün-hizmet ve müstahzarlarını üreteceğimiz anlamına gelir mi” soruşturması.
  • “Pazarda tanışılacak ve satış-gerçekleştirilecek bir müşteri her zaman vardır ve fakat o müşteri nerededir, nasıl ulaşılır” analizi.
  • Pazar; aktif, canlı, değişen, yenilenen, hastalanan, duran, dinlenen, koşan, doğuran bir organizmadır / değildir münazarası.
  • “Yeni müşterilerimiz, onlar bir kurum olsalar bile yeni tanıştığımız insanlar (onlar daha öğrenciyken yahut iş yapıyorlarken tanışmamız) sayesinde edindiğimiz müşterilerdir / değildir münazarası.
  • “Üretim kapasitemizi her zaman son haddinde çalıştırmayı başaracak bir satış-gerçekleştirme-çabası üretmek zorunda mıyız” araştırması.
  • “Otomasyon Kurgulama” tatbikatı.
  • “Virüs bulaştırılamayan yazılımlar mümkündür” soruşturması ve kodlama tecrübeleri atölyeleri.
  • “Database’den Datasphere” araştırması ve matematiksel modelleme tecrübeleri atölyeleri.
  • “Doküman Yönetimi – Dijital Değer Yönetimi ikilemi gibi” yazılım sistemlerine disiplin tanımı getirme araştırması ve tecrübeleri atölyesi.
  • Bilgi Sistemleri Donanımında Düzlemsel (veriyolları) Standartlarından Vektörel Standarda geçiş araştırması.
  • Lojistik Optimizasyon Sistemleri karşılaştırma analizi.
  • Sosyal Monitöring Sistemleri Geliştirme araştırması ve tecrübeleri atölyesi.
  • Karar Alma Modelleri karşılaştırma analizi ve Model Geliştime araştırması ve denemeleri atölyesi.
  • Hipotetik Teşhis, Tesbit, Tasavvur, Tahlil, Tetkik, Takrir Modelleri Geliştirme araştırması ve tecrübeleri atölyesi.
  • Nomotetik Teşhis, Tesbit, Tasavvur, Tahlil, Tetkik, Takrir Modelleri Geliştirme araştırması ve tecrübeleri atölyesi.
  • Matematik/Logic Teşhis, Tesbit, Tasavvur, Tahlil, Tetkik, Takrir Modelleri Geliştirme araştırması ve tecrübeleri atölyesi.
  • Sibernetik Teşhis, Tesbit, Tasavvur, Tahlil, Tetkik, Takrir Modelleri Geliştirme araştırması ve tecrübeleri atölyesi.
  • Nettaşlık (web, net) Mecraları Geliştirme araştırması ve tecrübeleri atölyesi.
  • Enformasyon Rafinerileri Ve Konnektörleri araştırma, kurma, işletme atölyeleri.


İlgili Konular ⟩ » Enformatik Evrim » Üniversite


İlgili Haberler